ANKARA – Seçime bir yıldan az müddet kala ‘adaylık’ tartışmaları alevlendi. Millet İttifakı’na “adayınızı açıklayın” daveti yapan Cumhur İttifakı kanadında adayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olacağı birinci ağızdan ilan edildi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Üçüncü kere aday olabilir mi” tartışmaları üzerine konuşan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, adaylığının önünde rastgele bir mani olmadığını söyleyerek “Erdoğan’ın adaylığı önünde bir mahzur yok, 2023’te ikinci adaylığı olacak” dedi ve bu tartışmayı Millet İttifakı’nın çıkardığını sav etti.
CHP’nin Genel Lider Koordinatör Başdanışmanı ve İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, hazırladığı haftalık kıymetlendirme raporunda, Erdoğan’ın adaylığını kıymetlendirdi. Bozdağ’ın mevzuyu, “Yüksek Seçim Kurulu’nu ve anayasa hükmünü” yok sayarak gündeme getirdiğini belirten CHP’li Toprak, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın üçüncü defa aday olabileceği tezi, yapay bir tartışmadır. Biz buna girmeyiz. Hiç kimseye siyasi yasak peşinde değiliz” sözlerini kullandı.
‘YARGININ SEÇİM SÜRECİNDE BASKILANACAĞININ İŞARETİ’
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti hükümetlerinin “vesayeti kaldırmak” argümanının tersine vesayet odakları oluşturduğunu, bu sayede toplumu ve muhalefeti baskılamaya yöneldiklerini belirten CHP’li Toprak, “Tüm ülkenin emniyet ve güvenliğini, hukukunu sağlamakla yükümlü emniyet teşkilatı içinde, yargı ve adliyede hukuk ve yasalar içinde kalarak vazifesini yapanlar iktidar tarafından prestij görmediği üzere, siyasi talimat doğrultusunda karar vermeyen, şerh koyan mahkeme üyeleri de derhal vazife yerleri değiştirilip, ücra vilayetlere tayin edilerek istifaya zorlanıyor” dedi.
Hakimler Savcılar Kurulu’nun (HSK) son hâkim-savcı atama kararnamesinde bunun örneklerinin çok daha somut görüldüğünü, Adalet Bakanı Bozdağ’ın kendisini YSK yerine koyarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “üçüncü defa adaylığının önünde bir pürüz olmadığını, 2023’te aday olacağını” tabir ettiğini söyleyen Toprak, “Bunu söz etmesi bugünden seçim sürecinde yargının baskılanacağının işaretidir” diye konuştu ve kelamlarını şöyle sürdürdü.
“Hukukçular Cumhurbaşkanı Erdoğan yahut bir öbür adayın aday olup olamayacağını tartışabilir, türel münasebetler ortaya koyabilir. Lakin iktidarın Adalet Bakanı pozisyonundaki bir siyasetçinin bu mevzuda görüş beyan etmesi yargının baskı altına alınmasıyla eş bedeldir.”
‘ERDOĞAN’IN SİYASİ YASAĞINI BİZ KALDIRDIK, KİMSEYE SİYASİ YASAK PEŞİNDE DEĞİLİZ’
CHP olarak iktidara yürüdüklerini, iktidar kanadının “yapay tartışmaların içine çekerek mağduriyet sağlamaya çalıştığını” belirten CHP’li Toprak, “Erdoğan’ın siyasi yasağını bile biz kaldırdık, kimseye siyasi yasak peşinde değiliz. Cumhurbaşkanı’nın kendi yaptıkları anayasa değişikliğiyle üçüncü defa aday olamayacağı apaçık olsa bile bu hususta en son kararı YSK verecektir” dedi ve ekledi: “Adalet Bakanının kendisini YSK yerine koyup Erdoğan’ın adaylığı konusunda ahkâm kesmesi, yüksek yargıyı baskı altına almaktan öte bir şey değildir. İktidar erken seçim kararı alır, teklifini meclise getirir ve kabul edilirse TBMM kararıyla gidilen seçimde Erdoğan aday olabilir. Seçimin olağan takvimine 15-20 gün kala iktidar ittifakınca alınacak bir erken seçim kararıyla Erdoğan’a üçüncü defa adaylık yolunun açılmasının muhalefet tarafından desteklenip desteklenmemesi ya da o denli bir durumda seçimin olağan vaktinde yapılmasının tercih edilip edilmeyeceği, alışılmıştır ki altılı masada başkanlar tarafından değerlendirilecektir. YSK’yı şimdiden baskı altına alma çabaları sonuçsuz kalmaya mahkûmdur.”