Semra Yansit
Dicle Üniversitesi Hastanesi acil serviste vazife yapan asistan Dr. Ali Fırat Ülgüt, sevk bekleyen hasta yakınları tarafından darp edildi. Daha sonra silahlı tehdide maruz kalan asistan hekimin yardımına meslektaşları koştu. Saldırganın elinden silahı alan sıhhat işçileri, mümkün bir facianın da önüne geçti.
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde şiddete uğrayan Dr. Ali Fırat Ülgüt için meslektaşları, Amed Sıhhat Platformu öncülüğünde Diyarbakır Tabip Odası ve DİSK Dev Sıhhat Sendikasının iştirakiyle ‘Sağlıkta Şiddet Sona Ersin’ pankartıyla Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Servisi önünde basın açıklamasında bulundular.
‘SAĞLIK SİSTEMİNDEKİ EKSİKLİKLER ŞİDDETE SEBEP OLUYOR’
‘Sağlıkta şiddet’ olaylarını protesto etkinliğinde konuşan Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Kurul Üyesi Tabip Halis Yerlikaya, daha evvel öldürülen Dr. Ersin Arslan ve Göksel Kalaycı’yı hatırlattı. Tabip Ülgüt’e hasta yakınları tarafından silah çekildiğini vurgulayan Yerlikaya, “Dicle Üniversitesi’nde çok daha acı bir durumla karşılaşabilirdik. Meslektaşımız hasta için yapılması gereken tüm süreçleri yerine getirmiştir. Lakin hastanede aygıt eksikliğinin olması, sıhhat siyasetlerinin eksikliği bize şiddet olarak geri dönüyor. Güya sıhhat sistemi dört dörtlük de tek sorunun sebebi hekimlermiş üzere gösteriliyor” dedi.
Sağlık alanından yaşanan şiddetin siyasal iktidarın sıhhat siyasetlerinden bağımsız olmadığına değinen Yerlikaya, “Bu sistemde bizler köle üzere, hastaneler ise işletme üzere görülmektedir. Bu şiddet popülist sıhhat siyasetlerinden kaynaklanıyor. Bir an evvel şiddeti tedbire yasası hayata geçirilmelidir. Bu alanda yaşanan şiddetin yalnızca maddelerle çözülemeyeceğini de biliyoruz. İşleyen bir sıhhat sistemi, sıhhati bir ticaret olarak görmemek, çalışanları köle olarak görmemek ve sıhhatte dönüşüm siyasetleri ile mümkündür” sözünü kullandı.
Açıklamada konuşan DİSK Dev Sıhhat Sendikası Diyarbakır Vilayet Temsilcisi Ümit Umdu, daha vahim bir tabloyla burada olabileceklerini ve artık ilgili bakanların bu hususta tahlil üretmesi gerektiğini söyledi.
GÜVENLİ İŞYERLERİ OLUŞTURULMALI
Öfkeli olduğunu belirten Diyarbakır Tabip Odası Lideri Elif Turan ise, “Arkadaşımıza silah çekilmiştir. Baht yapıtı şarjörünün düşmesi sonucu şuan meslektaşımız hayatta. Hastanelere her türlü ziyan verici alet ile girilmesini kabul etmiyoruz. Bu yüzden acilen inançlı alanlar oluşturulmalı. Bu sıkıntıları gidermek siyasal iktidarın sorumluluğundadır. Lakin siyasal iktidar şiddet sarmalını besleyecek, büyütecek bir tavırda ısrarcı olmuştur. Sıhhatte şiddet, artık sorun çözme aracı olarak başvurulan doğal bir davranış ve niyet biçimine dönüşmüştür” dedi.
Sağlıkta şiddet olaylarına karşı gayretlerinin süreceğini belirten Turan, taleplerini şu formda sıraladı: “Sağlıkta şiddetin ana kaynağı olan neoliberal sıhhat siyasetlerinden derhal vazgeçilmesini, sıhhatte şiddet için Türk Tabipler Birliği’nin teklifleri çerçevesinde tesirli yasa çıkarılmasını, sıhhat kurumlarından şiddeti önleyen fizikî değişiklikler yapılmasını, inançlı işyerleri oluşturulmasını, iş hayatında şiddet ve tacize karşı ILO 190 mukavelesinin imzalanmasını talep ediyoruz.” (DUVAR)