Sosyal medyada kamunun güvenliğini korumak, gerçek bilgiyi ulaştırma ve her türlü manipülasyonları engellemek ismine TBMM’den geçmesi beklenen ‘Dezenformasyon Yasası’, muhalefet ve dış basının ağız birliği ile kirli algı operasyonlarıyla karşı karşıya kaldı.
DW’DEN İKİLİ STANDART
Alman menşeili DW Türkçe’de misyon yapan Banu İnanç, daha önceAlmanya’da da yasalaşan toplumsal medya yasasını görmezden gelerek Türkiye’de bilgi kirliliği ve palavra haberle çaba ismine gerçekleştirilmesi beklenen uygulamayı karalamaya kalktı.
Türkiye’de muhalefet ile birlikte ağız birliği yaparak her türlü manipülasyon ve algı operasyonunun içerisinde yer alan DW’de konuşan Güven “Mesela 2023 seçimlerinde şaibe var demek, ya da iktidardakilerin mal varlıklarıyla ilgili haber yapmak, yeni maddeyle cürüm olarak değerlendirilebilir” dedi.
ALGI YAPARKEN İTİRAFTA BULUNDU
Güven, bu sözleriyle daha evvel seçim periyodunda ortaya atılan ‘yalan haberlerin’, iktidar üyeleri ve aileleriyle ilgili ortaya atılan ‘çirkin iftiraların’ artık yapılamayacağını ima etti ve dezenformasyon yasasının ne kadar gerekli olduğunu, istemeden de olsa gün yüzüne çıkardı.
ASIRLIK ABDÜLHAMİD SANCISI
Dezenformasyon yasasını ‘Sansür yasası’ olarak lanse eden İnanç, DÜZGÜN Parti Genel Lideri Meral Akşener ve HDP Eş Lideri Pervin Buldan’ın daha evvel Sultan 2. Abdülhamid ile ilgili söylediği ‘İstibdad’ telaffuzunu de tekrarlayarak berbat bir benzetmede bulundu.
ALMANYA’DA DA BENZERİ YASA BULUNUYOR
Birçok ülke dezenformasyonla uğraşta yaşanan sıkıntıları çözmek için yollar ararken, Almanya’daki toplumsal medya düzenlemesi dikkat çekiyor.
Ülkede çok sağcı propaganda ile ırkçı ve nefret telaffuzlarının artması üzerine Merkel idaresi harekete geçmişti.
Aşırı sağcı kümelerin toplumsal medya üzerinden palavra haber yayması, vefat tehdidinde bulunması, hatta terör hücumları öncesi bu platformlar üzerinden örgütlenilmesinin önünün alınması için hazırlanan yasa Ekim 2017’de yürürlüğe girdi.
İŞTE DEZENFORMASYON YASASI MADDELERİ
- İnternet ortamında işlenen kabahatlerde yer sağlayıcısının belirlenmesinde yaşanan sıkıntılar nedeniyle yurt içi – yurt dışı ayrımı kalkacak.
- Halk içinde telaş, dehşet ya da panik oluşturmak için, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu sistemi ve sıhhati ile ilgili gerçeğe muhalif bir bilgiyi kamunun ziyanına olacak biçimde alenen yaymak hata sayılacak.
- Kamu nizamını bozmaya yönelik yapılan dezenformasyon emelli bilgileri yayanlar 1-3 yıl kadar mahpus cezasıyla cezalandırılacak.
- Bu kabahatleri failin gerçek kimliğini gizlemek suretiyle işliyorsa (Troll hesaplar), ceza yarı oranında artırılacak.
- ‘Halkı aldatıcı bilgiyi alenen yayma’ başlığıyla müstakil bir cürüm tarifi oluşturulacak. Böylece failde özel kast, gerçeğe ters bilgide özel nitelik ve aksiyonda elverişlilik aranacak.
- İnternet haber sitelerinde yanıt ve düzeltme hakkı teminat altına alınacak.
- Basın ve tabir özgürlüğüyle ilişkilendirilen basın kartlarının kimlere verileceği tekrar düzenlenecek. Basın kartı gerekliliklerine uymayanların kartları da iptal edilecek.
- Adli sicil kaydında basın kartı verilmesine mahzur bir cürümden mahkumiyeti bulunan bireylere bu mahkumiyetler isimli sicil kaydından silinmedikçe yahut yasaklanmış hakların geri verilmesine karar verilmedikçe basın kartı düzenlenmeyecek.
- Değişiklik teklifiyle, internet haber siteleri vadeli yayın kapsamına alınıyor. Böylece, internet haber siteleri de ilanlardan yararlanabilecek.